GÖNÜLLER YAPACAKTIK, GÖNÜLLER KIRDIK.
BU YIL YUNUS EMRE ANMA PROGRAMI GELMİŞ GEÇMİŞ EN BÜYÜK PROGRAM OLDU DİYECEKTİK, OLMADI.
NE OLDU DA EN BAŞARISIZ BİR PROGRAM OLDU?
HİÇ YAPMASAYDIK DAHA İYİ OLURDU.
Saygıdeğer halkımıza ve yöneticilerimize bu yıl düzenlenen Yunus Emre Anma Programı ile ilgili görüşlerimi arz etmek isterim.
“Ünyeliler olarak şubat ayında başlattığımız büyük YUNUS EMRE ANMA PROGRAMI bu güne kadar yapılan en büyük organizasyon oldu. Görülmemiş bir şekilde başarı ile icra edilen programlar sayesinde bütün dünya bu programa ve ÜNYE’ye odaklandı. Bütün bu on aylık çalışma sonucu yapılan anma programı artık bundan sonrakilere de büyük örneklik teşkil edecek. Tam üç gün Ünye’nin hemen her köşesinde yapılan etkinlikler sayesinde de neredeyse halkın tamamı güzel programlara muhatap oldu ve ziyadesi ile istifade etti.” Demeyi hayal etmiştik.
Unesco ve Cumhurbaşkanlığı’nın ilan ettiği 2021 Yunus Emre ve Türkçe Yılı münasebeti ile harekete geçen Ünye’de ve Ünye dışında bulunan Ünyeliler, organize edilecek büyük organizeye başından beri büyük destek vereceklerini ilan etmişlerdi.
Ünye’de bulunan tüm sivil toplum kuruluşları, esnaf ve ticaret odaları, parti ilçe başkanları, muhtarlar, gazeteciler ve ilgi duyan büyük kesim büyük heyecan duymuş ve ülke çapında, dünya çapında yapılacak bir organizasyon ile devletin en üst düzey yetkililerin de katılabileceği muhteşem bir anma programı hedeflemişlerdi.
Bu girişim için önce toplantılar yapıldı, istişareler yapıldı ve Valilik, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Ünye Belediye Başkanlığı ve Ünye Yunus Emre Derneği aralarında bir planlama yaptılar. Tarih, program ve katılımcıları belirlediler ve de ilan ettiler.
İlan edilen program hiç de heyecanla Ünyelilerin düşündüğü bir organizasyon değildi ve ilk hayal kırıklığı o zaman yaşandı.
Program sadece üst düzey olarak devlet yönetiminde görevi dahi olmayan iktidar partisinin genel başkan vekilinin katılacağı etkinlik olacaktı. Etkinlikler partinin ve belediyelerin programlarına denk getirilmişti. Ancak parti yetkilisinin Ordu ve Ünye’de katılacağı programlar iptal edilince, kendisinin Yunus Emre Programına da katılamayacağı ortaya çıktı. Sebebi ise Sayın Cumhurbaşkanımızın Ordu’ya gelme ihtimalinin, fındık fiyatını Ordu’da açıklama ihtimalinin ortaya çıkması diğer programların da o zamana planlanması düşüncesi idi.
Valilik diğer programları iptal ederken Yunus Emre Anma Programını da iptal ediverdi. Anma programının iptal edilmemesi teklifi ise kabul edilmedi. Bir afet sebebi ile Cumhurbaşkanımız da Ordu’ya gelemedi. Zaten programa davetler çok zayıftı. İptal edilmesi de pek duyurulamadı. Davet edilen birkaç kişi, iptali öğrenemedikleri için Yunus Emre Türbesi ve Külliyesine gittiler. Onlar da geri döndüler. Yani davet de, iptal de doğru yapılamamıştı.
Sonra bir belirsizlik başladı ve itirazlar gelmeye başlandı. Yunus Emre anma programı yapılmalıdır dendi. Önce dernek açıklama yaptı; program iptal edilmedi, ertelendi dedi. Sonra tarih açıklandı, o da ertelendi. Sonunda program sene sonunda yapılabildi.
Program nihayet yapıldı ama nasıl?
Programa katkı sunabileceklerini söyleyen hiçbir sivil toplum kuruluşu ve diğer kurumlar, şahıslar işin içine dâhil edilmedi, doğru bir davet de yapılmadı, sadece resmi kurumlar görevlendirildi ve yerel basına bilgi verildi. Sanki halk katılmasın da fazla uğraşmayalım der gibi davranıldı.
Program üç yerde yapıldı: Türbede, Ticaret Odası Salonunda ve havaalanında. Türbede protokol konuşmaları, ilkokul öğrencilerinin şiir okumaları, Kuran okuması ve dua yapıldı. Katılım ise çok az sayıda idi. Ticaret Odası salonunda iki gün sempozyum yapıldı. Halktan katılım yok gibiydi. Protokol, sunum yapanlar ve görevliler dışında halktan katılım çok az sayıda idi. Yani Yunus Emre’yi halk anamadı, programa davet edilemedi ve katılamadı. Medya da sadece programı yayınladı, yapılanları liste halinde yayınladı, anlatılanlar ve mesajları kimse okuyamadı, duyamadı ve anlayamadı.
Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu Karadeniz Offraod Kupası 4.Ayak Ünye yarışı da zaten yapılacaktı. Bu rutin etkinlik Yunus Emre anma programına komik bir izah ile dâhil edildi. Diğer bir iki çerez etkinlik de göz dolduran şeyler de değildi.
Sonuç ortada. Bir ilkokul, müsamere olarak program yapsa bundan daha verimli, samimi, heyecanlı ve başarılı olurdu.
Halkın dâhil edilmediği, soğuk, resmi ve ruhsuz bir organizasyona, bir de Yunus Emre’nin insan sevgisine hançer vuracak şekilde, Döner Çeşme Meydanında protokol arabalarını park ederken, halkın bulunduğu yerden uzaklaştırılması ve rahatsız edilmesi kepazeliğin son noktası oldu.
Bir ruhi ve manevi program ancak bu kadar sabote edilebilirdi.
35 sene önce hiç bir resmi kurumun dâhil edilmediği ilk programı bundan daha güzel yapmıştık.
Halkın kendisi ve sivil örgütleri hazır ve gönüllü iken organizasyona dâhil edilmemesi, hatta etkinliğe bile katılamamasının izahı nasıl yapılacaktır, o da ayrı bir merak konusu.
Seneye bu çalışma resmi kurumlara bırakılmadan ve resmi kurumlardan sadece destekleri alınarak, halk ile ve sivil örgütlerle yapılmalıdır.
Mustafa Hasan Öz
- Dönem Ordu Milletvekili