Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle köylerinde daha çok zaman geçiren vatandaşlar, ısınmanın yanı sıra yemek yapmak için de kullanılan kuzine sobalarına talebi artırdı.
Şehrin kalabalığından uzak köylerindeki evlerinde kalan vatandaşlar, havaların soğumasıyla ısınmanın yanı sıra yemek ve ekmek pişirmek, çay demlemek için de kuzine sobası kullanıyor.
Ordu’nun Fatsa ilçesindeki Büyük Sanayi Sitesi’nde 42 yıldır kuzine imalatı yapan Hasan ve Adem Biliş kardeşler, talebin artması üzerine Karadeniz Bölgesi’nin yanı sıra Türkiye’nin farklı illerinden gelen siparişlere yetişebilmek için üretim dönemini uzattı.
İşletme sahiplerinden 64 yaşındaki Hasan Biliş, AA muhabirine, kuzine imalatında işçiliğin çok fazla olduğunu söyledi.
Bir kuzinenin, yaklaşık 55 parçadan oluştuğunu ifade eden Biliş, “İmalat sırasında kuzine, 150 sefer elden geçiyor. Bu nedenle de işçiliği kolay değil. Tamamen el işçiliği isteyen bir meslek. Gençler de bu mesleğe rağbet göstermiyor. Bu nedenle de biz eskilerle bu işe devam ediyoruz. Burada 8 kişi ekmek yiyor.” dedi.
Biliş, Ordu ve çevre iller ile Karabük, Zonguldak, Bolu, Balıkesir, Çankırı, Konya, Kütahya, Erzurum ve Ankara gibi illerden siparişlerin geldiğini belirtti.
Kovid-19 salgınıyla birlikte kuzineye talebin arttığına dikkati çeken Biliş, “Şu anda talep arttığı için yetişmesi zor oluyor. Bizim iş sezonluk olduğu için 3 aya bu işi sığdırıyorsun. Biz 6 ay parça yapıyoruz, 6 ay da kuzinenin imalatını yapıyoruz.” diye konuştu.
61 yaşındaki Adem Biliş ise bu işin sezonluk olduğunu, mayıs ayında başlayan imalatın, kasım sonunda bittiğini kaydederek, şöyle devam etti:
“Bu sene talepler arttı. Hem sezon erken, yani martta başladı. Şu anda hala siparişler geliyor. Pandemiden dolayı büyükşehirlerden köylere göç oluyor. Vatandaşlar bu sene genellikle köylere kaçtılar. Şehir merkezinden de hafta sonları köylere gidiyorlar. Bundan dolayı da kuzine soba kullanımında bayağı artış var. Taleplere biraz zor yetişiyoruz.”
Soba ustası Yunus Biliş de kuzine üretiminde yoğunluğun bu yıl çok arttığını ve Türkiye’nin doğusundan batısına her yöreye ayrı kuzine yaptıklarını söyledi.
Yurt dışından gelen gurbetçilerin de kuzineye ilgi gösterdiğini anlatan Biliş, Almanya, Hollanda, Avusturya, Fransa gibi ülkelere gönderdikleri kuzinelerin, daha çok oradaki bağ ve bahçelerde kullanıldığını belirtti.
“Kuzine, yöre insanları için vazgeçilmez”
İstanbul’dan memleketi Altınordu ilçesi Arpaköy Mahallesi’ne gelen Faruk Sevinç, Ordu’ya şubatta geldiğini, mart ayında Türkiye’deki ilk Kovid-19 vakasının görülmesiyle geri dönmediklerini aktardı.
Ortamın kalabalık olmaması ve açık hava nedeniyle daha iyi olduğuna işaret eden Sevinç, “Köylerimiz seyrek yapıdan oluşuyor. Sıkı bir yerleşim durumu yok. Çok sayıda insanla değil, kendi aile fertleriyle aynı ortamda yaşıyoruz.” ifadesini kullandı.
Sevinç, eskiden kuzine etrafında toplanıldığını, artık az sayıda kişiyle bir arada olduklarını dile getirerek, şöyle konuştu:
“Kuzinenin sıcaklığı bizi alıkoyuyor. Isınma ve tüp giderleri bakımından da avantajlı. Kuzinede aynı anda ekmeğini pişiriyorsun, yemeğini yapıyorsun, çay demliyorsun, patates közlüyorsun. Bunlar kültürümüzde olan şeyler. Biz de bunları devam ettirmeye çalışıyoruz. Bunları, uzaklara gittiğinde özlüyorsun.”
Mürşid Sevinç de soğuk aylarda ısınma ve yemek pişirmek için kullandıkları kuzinenin, yöre insanları için vazgeçilmez olduğunu kaydetti.